Patent İtirazı Prosedürü ve Kapsam Aşımı

Patent itirazı tescil edilmiş bir patentin tescil sonrası geri alınmasına, koruma kapsamının daraltılmasına veya itirazın haksız bulunması üzerine değişmeden muhafaza edilmesine yol açabilecek hukuki bir prosedürdür.

Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC) üzerinden bir tartışma yapılacak olursa Md. 100 bir Avrupa patentinin tescil sonrası hükümsüz kılınmasını mümkün kılacak koşulların bir listesini sunar.

Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC) üzerinden bir tartışma yapılacak olursa Md. 100 bir Avrupa patentinin tescil sonrası hükümsüz kılınmasını mümkün kılacak koşulların bir listesini sunar.

Bir Avrupa patent tescili karşısında söz konusu tescil kararının gözden geçirilmesini veya iptal edilmesini sağlamak üzere Avrupa patenti tescil edildikten sonra, bir başka ifadeyle tescil kararının Avrupa patent bülteninde ilanından itibaren 9 ay içinde EPC Md. 99 altında üçüncü taraf itirazı gerçekleştirilebilir. Bu durumda söz konusu patentin inceleme sürecinde yer alan uzmanın da içinde yer aldığı bir itiraz kurulu patent sahibi ile birlikte itiraz sahibinin görüşlerini yazılı ve sözlü olarak öğrenecek ve iki tarafı da dinleyerek karar verecektir.

Bir Avrupa patent tescili karşısında söz konusu tescil kararının gözden geçirilmesini veya iptal edilmesini sağlamak üzere Avrupa patenti tescil edildikten sonra tescil kararının Avrupa patent bülteninde ilanından itibaren dokuz ay içinde Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC) Md. 99 altında üçüncü taraf itirazı gerçekleştirilebilir.

Haksız veya hukuki olarak düşük kalitede bir patent tescili durumunda eğer herhangi bir üçüncü taraf itiraz etmezse patenti elde eden taraf bu hakkını rakipleri üzerinde rahatça kullanacaktır. Diğer yandan söz konusu dokuz ay itiraz süresi kaçırıldıysa itiraz sahibinin atabileceği tek adım EPC üye ülkelerinde teker teker bireysel hükümsüzlük davaları açmak olabilir. Normal şartlarda her bir yerel mahkeme diğer ülkelerdeki mahkemelerden ayrı bir yetkiyi temsil ettiğinden merkezi itiraz prosedürüne göre çok daha masraflı ve külfetli bir süreç göze alınacaktır.

Bir Avrupa patent tescili karşısında söz konusu tescil kararının gözden geçirilmesini veya iptal edilmesini sağlamak üzere Avrupa patenti tescil edildikten sonra dokuz ay içinde Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC) Md. 99 altında üçüncü taraf itirazı gerçekleştirilebilir.

Bu tür bir itiraz karşısında ilgili İtiraz Kurulu bir karar verecektir. Bir itiraz dilekçesi içinde itiraz sahibinin dilekçesine dayanak yapabileceği hukuki zeminler sınırsız sayıda değildir. Avrupa Patent Sözleşmesi Md. 100 tescil kararını iptal ettirebilmek için sığınılabilecek gerekçelerin eksiksiz bir listesini verir. Eğer bu listenin dışında bir gerekçe öne sürülürse hukuki dayanaktan yoksun olduğu için bir sonuç alınamayacaktır. EPC Md. 100(c) içerisinde, yani tarifname, istemler veya teknik çizimlerinde kapsam aşımı bulunan bir patent tesciline itiraz edilebileceğini veya bir başka ifadeyle kapsam aşımının bir itiraz gerekçesi olduğunu tespit eder.

Md. 100 gerekçeleri bugün itibarıyla Türkiye’de hükümlü bulunan 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’de Md. 129 gerekçeleri ile çok benzeşmektedir. Bu durumdan ötürü Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC) Md. 100(c) ve KHK 551 Md. 129(c) kardeş iki maddedir. Bu maddelerin ikisi de orijinal başvurunun kapsamının aşılmasını hükümsüzlük gerekçesi olarak nitelendirmektedir.

 

Kapsam aşımı özet olarak şu biçimde ifade edilebilir: Gerçekleştirilen bir patent başvurusunun ilk başvuru metninde tanımlanan teknik ihtiva başvuruda gerçekleştirilen sonraki tarihli değişikliklerde yeni teknik içerik eklenerek veya teknik kapsamın daha önce açıklanmış unsurların çıkarılması suretiyle orijinal başvuru ile desteklenmeyen biçimde genişlemesine yol açarak değiştiriliyorsa bu hukuki bir ihlal doğurmaktadır. Kapsam aşımının oluşması için yeni eklemeler yapılabileceği gibi çıkarmalar da yapılabilir.

Bu bağlamda tarifnameye yapılan bir ekleme veya çıkarma kendi başına kapsam aşımına yol açabileceği gibi istemlerden istemlere yapılan bir ekleme veya çıkarma da orijinal tarifnamece desteklenmiyorsa aynı duruma neden olur.

Kapsam aşımına dair basit bir örnek vermek gerekirse orijinal tarifnamede tanımlı bir tarım ilacı inceleme sırasında, örneğin başvuru gerçekleştirildikten 20 ay sonra çok küçük dozlarda insanlar için bir hastalık tedavi ilacı olarak önerilirse ve tarifnameye bu yönde eklemeler yapılırsa bu tipik bir kapsam aşımı oluşturur. Bu durumda Avrupa Patent Ofisi (EPO) nezdinde yürütülen inceleme sürecine atıf yapılacak olursa EPO’nun ilgili İnceleme kurulu bir Md. 94(3) yazısı çıkararak itirazda bulunacak ve eklenen kapsam aşıcı kısımların metinden çıkarılmasını, aksi takdirde bir Md. 123(2) ihlali oluşacağından Md. 97(2) altında başvurunun doğrudan reddedilebileceğini belirtecektir.

 

Üstteki sorudaki tarım ilacı örneğinden hareketle söz konusu örnek durumda Avrupa Patent Ofisi (EPO) patent uzmanının ciddi bir hata yaptığı ve başvuruya eklenen ve kapsam aşımı ihlaline neden olan kısımlara rağmen başvurunun tescil edildiği varsayılırsa, kapsam aşan bir düzeltme içeren bir patentin tescil edilmesi itiraz sahiplerinin Md. 100(c)’yi dayanak yapmalarına imkan vermektedir.

Bu noktada kapsam aşımı ihlali bulundurmasına karşın tescil edilmiş bir patentin sahibini bekleyen başlıca tehlike Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC) Md. 123(3) hükmüdür. EPC Md. 123(3) hükmü uyarınca tescil edilmiş bir patentin koruma kapsamı genişletilemez. Koruma kapsamı istemlerde tanımlanmaktadır (EPC Md. 84). Bu bağlamda koruma kapsamını tescilden sonra gerçekleşen bir itiraz karşısında söz konusu itirazları da bertaraf edecek biçimde bir teknik unsuru istemden çıkararak genişletmek Md. 123(3)’e aykırıdır.

Kapsam aşımı tüm tarifname takımında, yani tarifname, istemler ve teknik çizimlerde orijinal olarak desteklenmeyen ekleme veya çıkarmalar yapmak anlamına gelirken koruma kapsamının genişletilmesi istemlerden birinde genelde teknik bir unsurun çıkarılması suretiyle yapılan bir değişiklikle belge sahibine daha geniş, yani daha güçlü bir koruma kapsamının temin edilmesidir. Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC) Md. 123(3) hükmü bahsedilen bu ikinci durumu yasaklamaktadır, zira bu durumda belge sahibi tescille birlikte tüm üçüncü taraflara ilan edilen koruma kapsamından bile daha güçlü, hakkaniyete ve üçüncü taraflara sağlanan hukuki güvence kavramına uymayan bir koruma elde edecektir.

 

Daha yukarıda sunulan sorulardaki tarım ilacı örneğinden hareketle başvuru tarifnamesinin ve istemlerinden birinin inceleme sürecinde yapılan bir düzeltmeyle tarım ilaçlarına ek olarak çok küçük dozlarda ve insanlar üzerinde kullanılacak bir ilaç tanımını da kapsayacak biçimde orijinal metne göre daha dar biçimde tescil edildiği varsayılsın.

Örnek 1:

Orijinal başvuru tarifname: A + B + C
Orijinal başvuru istem: A + B + C
20. ayda tarifnamede düzeltme: A + B + C + D
20. ayda istemde düzeltme: A + B + C + D
Tescil edilen istem: A + B + C + D

Örnek 2:

Orijinal başvuru tarifname: A + B + C + D
Orijinal başvuru istem: A + B + C + D
20. ayda tarifnamede düzeltme: A+ B + C + D yerine sadece A + B + C de aynen çalışır cümlesi eklenmiş.
20. ayda istemde düzeltme: A + B + C
Tescil edilen istem: A + B + C

İlk örnekte 20. ayda kapsam aşımı gerçekleştirilmiştir (Md. 123(2)). Md 100(c) itirazı bu nedenle haklı görünmektedir. İkinci örnekte ise 20. ayda aynı şekilde kapsam aşımı ihlali yapılmış olup, ihlal bu kez yeni teknik malzeme ekleyerek değil orijinal olarak gerekli olduğu belirtilen malzemelerden biri olmaksızın da sistemin çalışacağı belirtilerek yapılmıştır. Her iki örnekte de kapsam aşımı mevcut olup ilkinde ekleme ikincisinde ise çıkarma yoluyla kapsam aşılmıştır. Yukarıdaki tarım ilacı metnine eklenen insanlar için ilaç örneği ise bu iki örnekten ilkine uygun düşmektedir zira tarifnameye yeni içerik eklenmiştir.

İlk örnekte tescil edilen istemde D özelliği kapsamı aşan özellik olmakla birlikte ikinci örnekte D özelliği yine kapsamı aşan özelliktir ancak bu kez yokluğuyla orijinal başvuru kapsamını değiştirerek aşmaktadır. Başvuru kapsamı ile koruma kapsamı dolayısıyla farklı kavramlar olarak ortaya çıkmaktadır.

Kapsam aşımı ihlali bulundurmasına karşın tescil edilmiş bir patentte patent sahibinin Avrupa Patent Ofisi (EPO) itiraz prosedürü sırasında kapsam aşımı itirazlarına cevaben atabileceği adımlar sınırlıdır.

Bu noktada EPO G1/93 Yüksek Temyiz Kurulu kararına atıf yapılırsa söz konusu karara göre Md. 123(2) ihlali içererek tescil edilen bir patentin itiraz görüşmeleri sırasında iptal edilmeden muhafaza edilebilmesi için kapsam aşan özelliğin başvurudan çıkarılması gerekmektedir. Burada sorulacak önemli bir soru kapsam aşan özellik istemlerdeyse nasıl bir adım atılabileceğidir? Yukarıdaki sorularda yer alan örneklerden ilki hatırlanırsa şu biçimdedir:

Orijinal başvuru tarifname: A + B + C
Orijinal başvuru istem: A + B + C
20. ayda tarifnamede düzeltme: A + B + C + D
20. ayda istemde düzeltme: A + B + C + D
Tescil edilen istem: A + B + C + D

Kapsam aşan özellik olan D özelliğinin istemde tutularak patentin muhafaza edilmesi imkansızdır zira bu durumda Md. 123(2) açıkça ihlal edilmiş olmaktadır. Ne yazık ki D özelliğinin istemden çıkarılması da mümkün değildir çünkü bu durumda da koruma kapsamı genişletilmiş olmakta ve daha geniş bir koruma kapsamı yani daha güçlü bir belge patent sahibinin haklarını arttırmaktadır. Bu durumda ise üçüncü tarafların hakları azalmakta, yani patent tescil edildiği sırada bilgilendirildikleri koruma kapsamı aleyhlerine değişeceğinden hukuki kesinlik kavramına aykırı bir durum ortaya çıkmaktadır. Sonuç olarak D özelliğinin istemden çıkarılması koruma kapsamını genişlettiğinden bu da Md. 123(3) ihlali oluşturmaktadır.

Kapsam aşımı ihlali bulundurmasına karşın tescil edilmiş bir patentte patent sahibinin Avrupa Patent Ofisi (EPO) itiraz prosedürü sırasında kapsam aşımı itirazlarına cevaben atabileceği adımlar sınırlıdır.

Kapsam aşan yani Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC) Md. 123(2) ihlali yaratan özelliğin istemlerde yer alması halinde çıkarılması da mümkün olmamaktadır zira istemden çıkarılması halinde bu kez de istemin koruma kapsamı Md. 123(3)’e aykırı biçimde genişletilmiş olmaktadır.

Bu noktada EPO Yüksek Temyiz Kurulu G1/93 kararına atıf yapılırsa bu durumun patent sahibi açısından tek kurtuluşu orijinal patent başvurusunun metninde yer alan ve koruma kapsamını genişletmeksizin kapsam aşan özelliğin yerine geçebilecek bir özellik bulmak ve onu kapsam aşan özellik yerine isteme eklemektir. Aksi halde belge Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC) Md. 123(2)-Md. 123(3) tuzağı nedeniyle ve Md.100(c) altında hükümsüz kılınacaktır.

Belge sahibi açısından kurtuluşun bir başka yolu ise kapsam aşan özelliğin teknik bir özellik olmaması halinde mümkündür olabilir. Özetlemek gerekirse:

(i) Kapsamı aşarak eklenen özellik tescil sonrası ya yerine aynı koruma kapsamına sahip muadil bir özellik koyularak çıkarılır, ya da,

(ii) Çıkarılan özellik teknik katkısı olmayan ve çıkarılmasıyla koruma kapsamını genişletmeyen bir özelliktir.

Kapsam aşımına sahip tescilli belgenin kaybedilmeden düzeltilebilmesine imkan verecek iki seçenek şu şekildedir:

(i) Kapsamı aşarak eklenen özellik tescil sonrası ya yerine aynı koruma kapsamına sahip muadil bir özellik koyularak çıkarılır, ya da,

(ii) Çıkarılan özellik teknik katkısı olmayan ve çıkarılmasıyla koruma kapsamını genişletmeyen bir özelliktir.

İlk durumda kapsam aşan özellik bir elektrik devresinde gerilim bölücü ise ana istemden bu gerilim bölücüyü çıkarınca koruma kapsamını genişletmeden yerine mesela ilk başvuruda anlatılmış olan yine gerilim bölen başka bir devre, örneğin tek hat üzerinde direnç yer alan bir diferansiyel eş devresi (simetrik ve paralel iki tranzistör) konulursa koruma kapsamının değişmediği şeklinde bir argümantasyonun İtiraz Kurulu karşısında bir şansı olabilir. Dikkat edilirse burada iki devre de aynı işleve sahiptir ve dolayısıyla sağladıkları koruma kapsamlarının benzer olduğu varsayılabilir.

İkinci durumda ise tescil öncesinde tarifnameye “çay makinesi sarı renklidir” diye bir özellik eklendiği varsayılsın ve bu özelliğin ana isteme eklendiği kabul edilsin. (Ana istem olması veya olmaması fark etmemektedir). Bu özelliği bir Md. 123(3) itirazına uğramadan ve Md. 100(c)’yi ihlal etmeden istemden çıkarmak mümkündür zira teknik katkısı olan bir özellik olmadığından (makinenin sarı renginin buluşa teknik bir katkı sağlamıyor) çıkarılması durumunda koruma kapsamı genişlemeyecektir.

Kapsam aşımı ihlali bulundurmasına karşın tescil edilmiş bir patentte kapsam aşan özelliğin istemlerde değil sadece tarifnamede yer aldığı varsayılırsa bu durum hala Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC) Md. 123(3) ihlaline yol açabilir zira istemlerin yorumlanmasında EPC Md. 69 gereği tarifnamenin etkisi yok sayılmamalıdır.

EPC Md. 69 istemlerin tarifnameden hareketle yorumlanacağını belirtmektedir. Bu bakımdan tarifnamede yer alan kapsam aşan bir düzeltme tescil sonrası tarifnameden çıkarıldığında tarifnameden hareketle yorumlanan istemlerin kapsamının genişlemesi durumu ortaya çıkabilir.

Kapsam aşımı ihlali bulundurmasına karşın tescil edilmiş bir patentte kapsam aşan özelliğin tarifname ve istemlerde yer alan ve teknik unsurun çıkarılması suretiyle kapsam aşan bir özellik olduğu varsayılsın. Aşağıdaki örnek bu duruma işaret etmektedir:

Orijinal başvuru tarifname: A + B + C + D
Orijinal başvuru istem: A + B + C + D
20. ayda tarifnamede düzeltme: A+ B + C + D yerine sadece A + B + C de aynen çalışır cümlesi eklenmiş.
20. ayda istemde düzeltme: A + B + C
Tescil edilen istem: A + B + C

Yukarıdaki örnekte tescil öncesi tarifname ve istemlerden teknik unsur çıkarmak suretiyle yapılan kapsam aşımı tescil sonrası çıkarılan unsur yerine konarak Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC) Md. 123(3) ihlaline yol açmaksızın giderilebilir. Bu düzeltmenin yapılabilmesi için belge sahibinin inceleme sırasında verdiği dilekçelerinde yapılan çıkarmaların nihai olarak bağlayıcı biçimde yapılmadığını gösterebilmesi gerekecektir.